Ton pazarında hedef 5 kat büyümek

1984 senesinden bu yana Türkiye’nin ilk konserve ton balığı üreticisi olarak faaliyetlerini sürdüren Dardanel’in İcra Heyeti Başkanı Mehmet Önen, “Rekor sihrime devam etse de ton balığı pazarı henüz Türkiye’de emekleme yarıyılında” açıklamasını yaptı. Ülkemizde şahıs başı senelik 25 kg tavuk, 15 kg kırmızı et ve 5 kg balık harcandığına dikkat toplayan Önen, “Ton balığı tüketimi ise henüz şahıs başı senelik 200 gram seviyesinde. Bu sayıyla, Amerika, Avrupa ve Orta Doğu’nun çok gerisindeyiz. Marketten alınabilecek en natürel ve saf protein kaynağı ton balığının ülkemizde tüketiminin artırılması için yapımdan yatırıma ve pazarlamaya seferberlik duyuru ettik” dedi.

Amaçimiz tüketimi 5 kat artırmak

Yeniden Nielsen raporlarına göre bugün Türkiye’de üretilen toplam ton balığı pazarının yüzde 80’inin Dardanel fabrikalarında üretildiğini andırdıran Önen, “Bunların yüzde 60’ı ise Dardanel markasıyla raflarda yerini alıyor. Bu sayılarla en yakın rakibimizin dahi takribî 5,5 katı pazar hissesine sahibiz. Öte yandan 2021 ve sonrası için niyetimiz yalnızca markamızı değil aynı zamanda ton balığı pazarını geliştirmek” dedi ve ilave etti:

“Ton balığı tüketimi dünyada vasati 1 kg; Türkiye bu ortalamanın altında kalıyor. Bizim de niyetimiz, ülkemizdeki ton balığı tüketimini en az 5 katına çıkarmak ve 1 kg seviyesine sürüklemek…”

“Ton balığının çiftliği yok”

“Sıhhatli, natürel ve bağışıklığa katkı sunan ton balığın tüketimini artırmayı, “Yalnızca Dardanel’in ticari galibiyeti olarak görmüyoruz. Aynı zamanda cemiyet sıhhatine ve sıhhatli beslenme trendlerine liderlik eden bir sanayi kuruluşu olmayı bir vazife olarak değerlendiriyoruz” diyen Önen, laflarına şöyle devam etti:

“Pandemi alıcı seçimlerini ve alışkanlıklarını büyük miktarda değiştirdi. Sürdürülebilirlik kavramı firmaların, hijyen ise fertlerin yaşamının parçalamaz parçası oldu. Sıhhatli beslenme alışkanlığı pandemiden evvel yaşamımıza girdi; sonrasında da devam edecek. Ton balığı ise markette bulunabilecek en saf protein olarak karşımıza çıkıyor. Ton balığı tutulduğu anda, gemilerde -18 derecede donduruluyor. Konserve ton balığı, sterilizasyon teknolojisinin dayanağıyla, hiçbir katkı malzemesi olmadan 3 sene raf ömrüne sahip olabiliyor.”

“Ton balığının çiftliği yok” diyen Önen, “Ton balığı konservesinin bu denli natürel ve sıhhatli olmasının da sebebi budur. Çiftlik balığında, natürel balıktan alınabilecek Omega-3, amino asit ve kompleks minerallerin bulunmadığını anımsatmakta fayda var. Bu mevzuda doğru öğrenilen bir yanlışı düzenlemek gerekiyor. Kalp ve beyin sıhhatine gerçekten fayda sağlanması için natürel balık harcanmalı” diye vurguladı.

2021 satış niyetimiz 1,4 milyar TL

Konserve ton balığı pazarının 2021’de bu seneden de iyi geçeceğini öngören Önen, “Dardanel olarak her sene, pazara paralel biçimde yüzde 40 gelişiyoruz. Bu seneyi de 1 milyar TL’nin üzerinde bir satış ile bitiriyoruz. 2021 ise öngörümüz 1,4 milyar TL” açıklamasını yaptı.

Bu ivmede, ihracattaki gelişmenin de ehemmiyetine değinen Önen, “Satışlarımızın yüzde 30’u ihracattan geliyor. Bugün 35 ayrı ülkeye ihracatımız bulunuyor; bunların 33’şana dolaysız Dardanel markasıyla ihracat yapıyoruz” dedi.

2020’de ihracat arzlarına yetişemediklerini de ilave eden Önen, “Stoklarımızda önceliği iç pazara verdik; ihracatın takribî yüzde 90’ını bitirebildik. 2021’in sonunda devreye alacağımız yeni fabrikamızla beraber yapımı artıracağız. Böylece stoklarımız yükselen ihracatı da daha rahat karşılayacak. Aynı zamanda bu bölgelerin kültürüne ve farklı yemek yeme alışkanlığına göre pazarlama yapmayı sürdüreceğiz” dedi.

“Markamızı satmayacağız. Aile tüzüğümüze de koyduk”

Firmamızı netlikle satmayı düşünmediğimiz gibi, yabancı ortaklıklara da sıcak bakmıyoruz” diye vurguladı. Bunun aile tüzüğüne de birinci madde olarak ilave edildiğini belirten Önen, “Aksine çok iddialı niyetlerimiz var. Yunanistan’da dondurulmuş deniz mahsulleri üreten bir marka ile görüşme halindeyiz. Bunun için Yunanistan’da bir şirket kurduk. Görüşmeler sene sonunda bitirilecek. Bu satın alma hakikatleştiği takdirde 150 milyon euro pazar büyüklüğündeki Yunanistan’a girmiş ve daha geniş bir Avrupa coğrafyasına dağılmış olacağız. Çanakkale’de ürettiğimiz ton balığını, Yunanistan’da satacağız” diye açıkladı.

Bu ve eşi satın almalar, devreye girecek yeni yatırımlar ve çoğalan ihracat gücüyle Dardanel’in Türkiye’nin en büyük yiyecek markalarından biri olarak ilerlerken, aynı zamanda bir dünya markasına dönüştüğünü belirten Önen, “Şu anda pazarın lideri İtalyan bir işletme. İkinci ve üçüncü sırada ise Tayland ve İspanya’dan şirketler var. 5 sene içinde niyetimiz, Tayland ve İspanya’daki markaları geride vazgeçerek, dünyada ilk 3 işletmeden biri olmak. Bir Türk işletmeyi olarak dünyada böyle bir zafer elde etmek bizim en büyük motivasyonumuz” dedi.

Bayan istihdamıyla gelişiyoruz

“Türkiye’de sanayici olmak, özellikle yiyecek yapımında 36 seneyi geride vazgeçmek basit değil. Bu süreçte bizim değişik büyük motivasyonumuz oluşturduğumuz istihdam. Ton balığı yapımı, bayan emeği yoğun bir sektör. 2000 çalışanımızın 1500’namı bayanlar oluşturuyor. Tüm dünyada olduğu gibi, Dardanel mahsullerini de bayan işçilerimiz elleriyle arınıyor ve hazırlıyor. Çanakkale gibi sanayisi büyümekte olan bir bölgede binlerce bayana istihdam sağlamak, minimum fiyatın üzerinde bir kazanç yaratmak, böylece hanelerine değmek, bizim en büyük mutluluğumuz. Büyüyeceksek de bunu bayan istihdamını artırarak yapacağız 2021 senesinde yeni fabrikamızı devreye almamız ile beraber ek 1.000 şahsiyet bayan istihdamı yaratacağız.”

“Yakalamaz dediler; 400 milyon lira ciroya erişti”

İnovasyon ve yenilikçilik bizim genlerimizde var. Dardanel’in kurucusu Niyazi Önen’in 15 sene evvel Londra’da görüp çok hoşlandığı ve Türkiye’ye getirdiği bir sandviç işimiz bulunuyor. Başta yakalamaz denilen iş bugün 400 milyon lira ciroya erişti. Satışlarımızın yüzde 50’si benzin istasyonlarından geliyor. 300 çalışanımız günde vasati 150 bin sandviç üretiyor. Yalnızca 15 sene içinde bu alanda da niteliğimizle pazar lideri olmayı muvaffak olduk.

“İlk”lerin lideri

Dardanel sektörde “ilk”leri geliştiren bir marka olarak öğreniliyor. Ve yaptığı tek ilk, ton balığı yapımı değil. Aynı zamanda ton balığının ilk reklamı da, reklam tarihinin 3 saniyelik ilk kısa reklamları da Dardanel’e ait. Mehmet Önen bu mevzuda şu açıklamayı yaptı: “Liderlik etmek bizim Deoksirübo Nükleik Asit’mızda var. Son reklam kampanyamızda da ‘Ton mu yesek?’ diyerek, eş tatlardan ve aynı fast food’lardan bunalanları, natürel ve sıhhatli bir seçenek olan ton balığını yemeğe davet ettik. Bir evvelki reklamımızda da ‘basit açılıyoruz’ demiştik ve artık yalnızca bir tık’la açılan kapağımızı öne çıkarmıştık. Bu kapak teknolojisini dünyada ton balığı konservesinde yapan, uygulayan ilk işletmeyiz. O kapak steril edilebilir olmalı, yüksek ısıya katlanabilmeli… Bunun Türkiye’deki tescilini de aldık. Bu da ton balığı satışlarını ciddi artıracaktır. Bu bizim sektörümüz için gerçekten çok ehemmiyetli bir inovasyon. Zira sektörü değiştirecek efora sahip ve tamamen alıcı tecrübesine direnen bir iyileştirme.”